Yatırım Yapılacak, Para Kazandıran Sektörler 2013-2014

3
160

para-zamHangi sektörlere yatırım yapılır, 2013-2014, hangi sektörde iyi kazanç var, 2013 yılında neye yatırım yapılır, para kazandıracak sektörler, hangi sektörde para var, yatırım yapılması gereken sektörler, 2013-2014 hangi sektörler kazandırır,

Girişimciler için ençok merak edilen konulardan bahsedeceğim bu yazımda değerli okurlar, buradan size şunu yapın demeyeceğiz elbette, ancak ortalama bilindik şeylere birkaç şey ekleyerek sizlere sunacağız.

2013-2014 ve ileriki yıllarda neye yatırım yapılır ? hangi sektörler çok kazandırır aslında buna bakacak olursak, tahmin etmek pekde zor değil, mesela bunların en başında çocuk giyim sektörü geliyor, çocuk giyim yeni yılda ve önümüzdeki yıllarda iyi kazandıran sektörlerden birisi olacak gibi görünüyor.

İşte yatırım yapılacak diğer sektörler ve detayları..

BİJUTERİ

Bijuteri, son yılların en hızlı büyüyen sektörlerinden biri. Sürekli yeni markalar sektöre girerken eskiler de hız kesmeden büyüyor. Bijuteri sektörü, 500 milyon liranın üzerinde bir büyüklüğe sahip. Her yıl ortalama yüzde 20 – 30 arasında bir büyüme gösteren sektör artık kabına sığmıyor. Şirketlerin yurt dışı ataklan sayesinde dış ticaret hacmi de 250 milyon dolara ulaştı. İtalya başta olmak üzere birçok Avnıpa ülkesine ihracat yapan şirketlerin rotasında; Kuzey Afrika, Orta Doğu, Arap ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri de bulunuyor.

Bijutericiler ve Aksesuarcılar Derneği (BIJUDER), son dönemde Türkiye’deki üreticileri dünyadaki global firmalarla bir araya getirmek amacıyla tanıtım çalışmalarına da hız verdi.

1. Kadınlar geçmişte altın ve gümüş takı ve aksesuarları tercih ederken bugün gerek fiyatların düşüklüğü, gerekse çeşit zenginliği açısından imitasyon ürünlerine daha çok para harcıyor.

2. Takı ve aksesuar firmaları, modanın değişimine büyük bir hızla ayak uydurarak çekim alanı yaratmayı başarıyor.

3. Özellikle Anadolu önemli bir büyüme potansiyeline sahip.

4. Kâr marjının 3 haneli rakamlara kadar çıkması sektörü cazip kılan etkenler arasında.

Yatırım maliyeti kiralama giderleri hariç 50 bin ile 150 bin lira arasında değişiyor. Bu işe yatırım yapmak isteyenlerin mağazalar için işlek caddeleri ve AVM’leri tercih etmesi gerekiyor.

Bijuteri sektörüne profesyonel ortaklarla girmek riski daha da aşağı çekebilir.

Zira şirketlerin markalaşarak büyümeyi tercih ettiği sektörde franchising sistemine olan talep de artmış durumda. Euromoda, Assortie, Sette, Next Accessory, Takıştır Bijuteri, The She, Takicim, Black&White, Jeune&Belle, Dia Titanium, Accessorize öne https://www.kisaozet.net/ çıkan markalar arasında yer alıyor. Şirketlerin bayilik koşullan değişiklik gösterirken bazı firmalar franchise giriş ücreti talep etmiyor.

Bijuteri ve Aksesuarcılar Derneği Başkanı Eyüp Uğur

“Kâr marjlarındaki yükseklik yatırımcının ilgisini çekiyor. Son yıllarda sektörde birçok yeni marka ortaya çıktı ve bu markalar da franchise vererek zincirleşmeye başladılar!’

Euromoda Genel Müdürü Ceyhun Türkgenç

“Düzenlenen fuarların da etkisiyle sektör son beş yıldır büyüyor. Biz 42 yıllık bir şirket olarak sektöre girmek isteyen firmalarla birikimimizi paylaşıyoruz. 50 metrekarelik bir mağazayı 100 bin dolara anahtar teslim veriyoruz. Bu işe yatırım yapılırken lokasyon çok önemli, iyi analizler yapıp doğru noktaya yatırım yapmak gerekiyor!’

ÇOCUK GİYİM

Türkiye’de 15 yaş altındaki grup toplam nüfusun yüzde 25’ini oluşturuyor. Bu da 19 milyonluk bir nüfus anlamına geliyor. Toplam 30 milyar TL civarındaki Türkiye hazır giyim pazarının yaklaşık yüzde 17’si 15 yaş altı bebek ve çocuk segmentine ait. Yani çocuk hazır giyim pazarı bugün yaklaşık 5 milyar TL düzeyine ulaşmış durumda.

Hazır giyim sektörü her yıl yüzde 1.5 oranında büyürken, çocuk giyim sektörü yüzde 15’in üzerinde büyüme gösteriyor. Her ne kadar nüfus artış hızı göreceli olarak bir miktar düşmüş olsa da her yıl 1.3 milyon bebeğin doğduğu ülkemizde bu pazarın daha uzunca bir süre canlı, dinamik karakterini koruyacağını söyleyebiliriz.

LC Waikiki pazarın lideri konumunda. Onu, Panço, Bücürük, Blue Key gibi markalar izliyor. Aynca bu alana giren Koton, Mudo gibi birçok marka da var. Gap Kids, Zara Kids, C &A Kids, Burberry Kids gibi yabancı markaların ardından geçtiğimiz yıl Türkiye pazarına hızlı bir giriş yapan İsveçli H&M de iddialı markalar arasında yerini aldı. Bir yıldır Türkiye pazarında faaliyet gösteren Portekizli Zippy de pazarda emin adımlarla ilerliyor. 2013’te Türkiye’de 15 yeni mağaza açmayı planlayan marka; birçok ile franchise vermeyi hedefliyor.

Fransız ID Group altında çocuk markaları Okaidi ve Obaibi markalan da geçen yıl Türkiye pazarına giriş yaptı. Dorimu Giyim tarafından Türkiye’ye getirilen markaların 2015 yılına kadar 10-15 mağazaya ulaşması hedefleniyor. Zetko Tekstil’in getirdiği Fransız çocuk giyim markası Z and Co da önümüzdeki üç yılda 15 mağazaya ulaşmayı hedefliyor.

Bu yıl Türkiye pazarına giren ABD’li çocuk giyim markası Gymboree’nin de büyüme planları olduğu biliniyor. Ispanyol Mayoral da Türkiye’de 5 monobrand mağaza ve 120 satış noktasına ulaştı.

1. Türkiye’nin, perakendecilerin ilgi odağı olduğunu söyleyen sektör temsilcileri, genç nüfusu, yüksek doğum oranı, gelecek yıllarda çocuk giyiminde pazar büyüklüğünün artacağına işaret ediyor.

2. İletişim çağında yetişen genç nüfusumuz; ürün kalitesi ile moda ve fiyat dengesini giderek daha bilinçli bir şekilde değerlendiriyor. Buna kriterlere uygun fashion ürünler sunan çocuk giyim markalarının Türkiye’de büyüme şansı yüksek görülüyor.

Bu alana üretici ya da perakendeci olarak girilebilir. Ya da çocuk giyim sektöründe Türkiye pazar yapısına uygun görülen yabancı markaların Türkiye temsilciliği alınabilir. Bu kanalda toptan satış da yapılabilir.

Eğer bir çocuk giyim markasının franchise’ını alarak perakende https://www.kisaozet.net/  alanına girmek istiyorsanız 8o -100 metrekare arasında bir satış alanı olan bir mağazanın yatırım maliyeti 150-250 bin Euro arasında değiyor.

Zipyy Ülke Müdürü Joao Oliveira

“Türk müşterisinin moda sever, stil sahibi ve modem olduğuna inanıyoruz. Bu diğer ülkelerle karşılaştırınca Zippy’nin de yatırım stratejisine uygun. Bu pazara girmemizde Türkiye’nin ekonomik büyümesi, iç tüketim ve genç nüfus da etkili oldu!’

LC Waikiki Stratejik Planlama | Direktörü İbrahim Arıt

“Ekonomilerin kötüye gittiği dönemlerde bile neredeyse küçülmeyen pazarlardan birisi bebek/ çocuk hazır giyim pazarı. Franchise vermiyoruz ama sektörde başka yatırım imkanları çok. Bu yıl 3 milyar 750 milyon TL olan ciro hedefimizi 2013′te 4 milyar 500 milyon TL’ye çıkarmayı amaçlıyoruz”

Restoran

Kısa bir süre öncesine kadar yatırımcıların hobi olarak gördüğü yeme içme sektörü şu sıralar adeta paylaşılamıyor. Sektör her hafta yeni bir satın alma haberiyle çalkalanırken yabancı gruplar Türkiye’ye girmek için yarışıyor. Doğuş Grubu’nun patronu Ferit Şahenk, Yandex Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ali Sabancı, Demsa’nın patronu Demet Sabancı Çetindoğan, Teknik Yapı’nın ikinci kuşak patronu Umut Durbakayım, Aksa Jeneratör’ün sahibi Kazancı Holding Başkan Vekili Cemil Kazancı… Hepsinin ortak noktası son dönemde yiyecek içecek işine merak sarmış olmaları.

Elbette bugüne kadar büyük sermayenin dönüp de bakmadığı bu sektöre dev sermaye gruplarının ginmiş olması, küçük girişimciye bu alandaki fırsat kapılarını kapattığı anlamına gelmez. 2010’da dışarıda yeme içme oranı ayda bir kere iken 2011’de bu oran ayda ikiye yükseldi.https://www.kisaozet.net/ Sektör 2012’de yüzde 15 büyürken yıllık cirosu da 7 milyar dolara ulaştı. Özellikle temalı restoran konseptinin önümüzdeki döneme damgasını vurması bekleniyor.

1. Perakende gıda sektörü büyüdükçe, tüketicilerin beklentileri de yükseliyor. Buna bağlı olarak da sektörde temalı restoran artıyor. Sektörde iş yapan yatırımcılar potansiyel hedef kitlelerine yeni ve değişik şeyler sunarak öne geçmeye çalışıyor.

2. Temalı restoranların artması hem tüketiciye farklı deneyimler sunuyor hem de alternatiflerini çoğaltmış oluyor.

3. Kutlama ve davet kültürü gelişti. Türkiye’de restoranlarda çeşit ve lezzetin yanı sıra hijyen de üst noktalara gelmeye başladı. Bu durum yerli müşterilerin yanı sıra yabancı müşterilerin de ilgisini çekiyor.

Öncelikle, bir tema belirlemekte fayda var. Bu dünya mutfağından çeşitli lezzetler de olabilir, Türk mutfağını da kapsayabilir. Hatta tek bir kepçe yemeği ile bile büyük bir çıkış yapabilirsiniz. Yeter ki hizmet ve lezzet mükemmel ve ayırt edici olsun. Tabii dekorasyonda bir konsept belirlemek de gerekiyor. Örneğin sadece av eti ürünlerine yönelik restoran işletmeciliği yapan Urza, kamuoyu tarafından çok sevildi. İstanbul Atatürk, Ankara Esenboğa Havalimanı, ¡DO Güzelyalı Hızlı Feribot iskelesi, İDO Yenikapı Hızlı Feribot iskelesi olmak üzere dört noktada hizmet veren Tadında Anadoluda yine iyi bir örnek.

Restoran açma maliyeti, restoran türüne, büyüklüğüne, tasarımına, bulunduğu şehre ve bölgeye göre farklılık gösteriyor. Ortalama maliyet ise 50 bin ile 200 bin TL arasında değişiyor.

Urza Restoran Yöneticisi Sirel Coşar

“Restoran işinde lokasyon çok önemlidir. Öncelikle iyi bir yerde restoranınızı açmanız lazım.
Ben son dönemde restoran açacaklara özellikle alışveriş merkezlerini tavsiye ediyorum.”

Tadında Anadolu CEO’su Sadettin Cesur

“2013′te mevcut Tadında Anadolu noktalarının gelişmesi, ürün gamının genişletilmesi ve Anadolu’nun tüm şehirlerinden ürünleri raflarımıza taşımak hedefimiz.”

TEMİZLİK

Tabii bu alanda yatırımcı olmak bu kadar basit değil. Fakat yine de işe başlamak için yeteri kadar cesaret verecek bir konsepti var temizlik sektörünün. 1960’li yıllarda temizlik sektörü ilk gelişmeye başladığı dönemde şirketler bu üç ürünle yetiniyordu. Bugünse temizlik şirketleri binlerce dolarlık makineler, dev yatırımlar ve yüz binlerce kişinin istihdam edildiği entegre şirketlere dönüştü.

Sektördeki yeni trend ise entegre hizmetler. Özellikle akıllı binaların artmasıyla rezidans ve devasa konut projelerinin, yüzme havuzundan, çevre düzenlemesine, evcil hayvan bakımından, güvenlik ihtiyacına kadar çok geniş bir yelpazede hizmete ihtiyaç duyması şirketlerin de yeni alanlara atılmasını sağlıyor.

Diğer taraftan daha küçük çaplı hizmet vermek isteyenler için de fırsatlar var. Kentleşmedeki artış, temizlik hizmetinin giderek profesyonel hale dönüştürüyor. Dönem dönem kuş gribi, domuz gribi gibi bazı salgın hastalıkların gündeme gelmesi de sektörü büyüten etkenler arasında. Pazarın büyüklüğünün 250 milyon dolara ulaştığı tahmin ediliyor.

1. Rezidans ve devasa konut projelerinin çoğalmasıyla sektördeki temizlik şirketlerine ihtiyaç artıyor.

2. Büyük kentlerde kadınların iş hayatına daha fazla etkin olması, evlerde de temizlik işleri için profesyonel şirketler tercih edilmesine neden oluyor.

3. Temizlik sektörü genel temizlikten kuru temizlemeye kadar geniş bir alanı kapsıyor.

4. Türkiye’de pazarın büyüme potansiyeli yabancı firmaların da ilgisini çekiyor. Bu firmalar pazarı bilen bayilerle çalışmak istiyor.

Temizlik sektöründe irili ufaklı pek çok şirket var. Bunlar genelde bayilik yoluyla büyümeyi tercih ediyor. 1988 yılından bu yana temizlik, güvenlik, ilaçlama ve güvenlik eğitimi alanında faaliyet gösteren Mis Şirketler Grubu da bir süre önce franchising vererek büyüme kararı aldı. Group 7/24 ve Jani King de bayilik veren firmalar arasında. Ayrıca sektörde öne çıkan alanlardan biri de kuru temizleme. Bu sektörde faaliyet gösteren firmalar da son dönemde bayilik çalışmalarına hız verdi. Böwe Clean, Dry Clean Ekspress, Dryman, DryTurk, Eco Dry bunlardan birkaçı.

Sektörde yatırım miktarı markaya ve mağazanın büyüklüğüne göre 50 bin dolardan başlayıp 100 bin dolara kadar çıkıyor. Kar marjı ise yüzde 70′e kadar çıkıyor. Yatırımın geri dönüşü bir yıla kadar çıkıyor.

Mis Group Yönetim Kurulu Başkanı Cevat Turan

“Sektörde faaliyet gösteren şirket sayısı artarken, pazarın büyüklüğü daha şimdiden 250 milyon dolar hacme ulaştı.
Okul ve hastanelerin de hizmet alıcısı haline gelmesiyle bu rakamın katlanacağını tahmin ediliyoruz!’

Eco Dry’ın Kurucusu Şahin Akdoğan

“işletme masraflarının yüksek olmaması ve kar marjının yüzde 70’lerde olması bu sektöre ilgiyi gittikçe artırıyor. Kadınların çalışma hayatına daha çok girmesi sektörü beslemeye devam ediyor!’

KİŞİSEL GELİŞİM

Son yıllarda hem yaratıcılığı geliştirmek, hem zihinsel ve bedensel yorgunluğu atmak için hobilere yönelim artış eğiliminde. Artık birçok kişi işten çıktığında ya da hafta sonları farklı aktiviteler yapıyor. Günümüzde güzel yemek yapmak da, iyi dans etmek de özellikle çalışan kesimin başlıca hobisi. Bunun için mutfağa ilgisi olanlar yemek kurslarının yolunu tutuyor. Dans tutkusu olanlar da dans okullarına bakınıyor.

Durum böyle olunca hobilere ve kişisel gelişime yönelik kurslar, malzeme satışı yapan mağazalar ciddi bir sektörün oluşmasını beraberinde getiriyor. 2013 yılında da büyümesi beklenen kişisel gelişim ve hobi alanlarında faaliyet gösteren birçok şirket bulunuyor. Yogha bu şirketlerden biri. Yedi yıldır yogayı stüdyodan kurum-lara da taşıyan ve birçok organizasyon düzenleyen Yogha, bine yakın kişiye ulaşmış bulunuyor. Şu anda İstanbul ve İzmit’te şubeleri bulunan Yogha, 2013’te franchise vererek büyümeyi hedefliyor. Çanakkale, İzmir, Konya, Nevşehir’e franchise vermeyi istediklerini söyleyen Yogha’nm kurucusu Şebnem Akbulut, “Yatınmcının yoga eğitmenliği eğitimini tamamlamış olup uluslararası geçerliliği olan bir sertifika sahibi olması beklenmekte” diyor.

Model araba, uçak ya da tekne hobisi de son yıllarda Türkiye’de hatın sayılır kişi sayısına ulaştı. Bu anlamda hala büyük ve potansiyel bir pazarın olduğu düşünüldüğünde ise girişimciler için farklı bir iş fırsatının var olduğu söylenebiliyor.

2005 yılında Türkiye’de bu alana ilgi duyan kişi sayısını arttırmak amacıyla kurulan Promodel, bu sektörde faaliyet gösteren finnalardan. Adana, Samsun ve İstanbul’da mağazaları bulunan şirket, 2013’te franchise şubeler açmayı planlıyor.

Dans kurslarının önde gelenlerinden İstanbul’da iki şubesi bulunan Burçin Orhon Akademi ise İstanbul, Trabzon, Samsun, Gaziantep, İzmir gibi illerden yoğun franchise talebi alıyor. Akademi, 2013’te iki franchise venııeyi hedefliyor.

1. Yoğun stres altında çalışan günümüz insanları, kaçış noktası olarak hobilerine ağırlık veriyor. Bu da hobiye yönelik iş modellerinin yıldızını parlatıyor.

2. Hobilere ve kişisel gelişime yönelik kurslar, malzeme satışı yapan mağazalar ciddi bir sektörün oluşmasını beraberinde getiriyor.

Yemek, pastacılık gibi kursların eğitim programlarına katılarak serbest girişimci olarak kendi pastanenizi ya da restoranınızı açabilirsiniz. Çeşitli kurumlardan 3 -6 ay içerisinde alacağınız yoga sertifikasıyla kendi işletmenizi kurabilirsiniz. Ya da bu dans, yemek, çikolata, model araç gibi alanlarda faaliyet gösteren firmalardan franchise alabilirsiniz.

Bir yoga kursunun yatırım tutarı 5 – 30 bin TL arasında değişiyor. Bir yoga merkezinin franchise’nı almak isterseniz ortalama 20 bin TL franchise bedeli vermeniz gerekiyor. Kişisel gelişime yönelik bir koçluk merkezi açmayı düşünürseniz bunun yatırım maliyeti ise 50 -150 bin Euro arasında değişiyor.

Çikolata Fab. Kurucusu Berrin Gürcan Alptekin

“El yapımı çikolata alanında hizmet veriyoruz.
Bu alana ilgi son dönemde artıyor. Çikolata alanında çalışmaktan keyif alan yatırımcıları bekliyoruz. 2013′te İstanbul’da beş franchise vermeyi planlıyoruz.”

ID Coaching Akademi Kurucusu Hatice Yıldıran

“Koçluk, kişi ve kurumlan hızlı ve kalıcı bir şekilde geliştiren bir sistem olduğu için dünyada ve ülkemizde giderek artan bir talep görüyor. Bu alana ilgiden çok memnunuz. 2013’te İzmir ve Ankara başta olmaz üzere birçok ile franchise vereceğiz.

GÜVENLİK

Şehirleşmenin artması, inşaat ve gayrimenkul sektörlerindeki patlama güvenlik sektörünü hızla büyüyor. Bundan sekiz yıl önce 5188 sayılı ‘Özel Güvenlik Hizmetleri’ne dair kanununun yürürlüğe girmesiyle birlikte yasal bir zemine kavuşan özel güvenlik sektörü, o günden sonra hızlı bir büyüme sürecine girdi. Özellikle inşaat sektöründeki patlamaya paralel olarak sektör, geçtiğimiz yıl 7 milyar TLlik büyüklüğe ulaştı. Bunun 1 milyar TL’si elektronik teknoloji güvenlik sistemlerinden oluşuyor. Önümüzdeki birkaç yılda pazarın 10 milyar liralık bir büyüklüğe ulaşması bekleniyor.

Merkezi Brüksel’de bulunan Avrupa Özel Güvenlik Şirketleri Birliği’ne göre Türkiye, Avrupa’nın en büyük özel güvenlik sistemine sahip ülkesi. Bu yıl yüzde 10 büyümesi beklenen pazarın çift haneli btiyüme performansını 2013 te de sürdürmesi bekleniyor.

1. Türkiye’de penetrasyon oranları hala çok düşük. Ev kullanımında yüzde 0.8 ve KOBİ’lerde ise yüzde 4.8 seviyelerinde seyrediyor.

2. AVM’ler, rezidans ve konut projelerinin hızla artması güvenlik sektörünün büyümesinde en önemli etken durumunda.

3. Evlere yönelik güvenlik hizmetinin büyümesinin bir başka nedeni ise özellikle gençlerin tek başlarına yaşamaya başlaması.

4. Evde bakıcı ile yalnız kalan çocuk ve yaşlıların sayısındaki artış da elektronik güvenlik pazarını hızla büyütüyor.

Pazarda irili ufaklı bin 500 civarında şirket olsa da, sektörü domine eden şirket sayısının iki elin parmaklarını geçmediğini söyleyebiliriz. Bu şirketler de zaten bayilikle büyümesini sürdürüyor.

Bu şirketlerden biri olan ve 1995′ten bu yana pazarda faaliyet gösteren Pronet, yaklaşık 150 bin aktif güvenlik sistemiyle hizmet veriyor.

Şu an 20 ilde 75 çözüm ortağına sahip şirket, Türkiye’nin dört bir tarafında yeni ortaklar arıyor. Giriş bedeli alınmıyor, ilk yatırım maliyeti yaklaşık 15 bin dolar civarında. Araç takip sistemlerinden kamera sistemlerine kadar pazarın her alanında faaliyet gösteren Alarmnet de bayilik veren şirketlerden biri.

Güvenlik kameraları, kayıt cihazları, parmak izi sistemleri, yüz tanıma sistemleri gibi alanlarda Japonya’dan Yakotech ve Idprint’in Türkiye distribütörü olan Bilmak da Türkiye’nin dört bir tarafında yeni bayiler arıyor.

Bilmak Genel Müdürü Haşim Yalçın

“Güvenlik sistemleri pazarı her yıl yüzde 20 civarında büyüyor.
Dolayısıyla henüz doymamış bir pazardan söz ediyoruz!’

Pronet Güvenlik Genel Müdürü Metin Kastro

“Alarm pazarında ülke olarak gidileceğimiz daha çok yol var. Şu an 250 bin alarm sistemi abone sayısı 20l6′da 700 binler seviyesine gelecek”

KOZMETİK

Bugün dünyada 200 milyar doları aşan ve geçen yıl krize rağmen yüzde 4.4 büyüyen kozmetik pazarı, son yıllarda Türkiye’de de büyümesiyle dikkati çeken sektörler arasında.

Türkiye’deki kozmetik sektörünün toplam büyüklüğünün 7 milyar TL’ye ulaştığı yönünde tahminler yapılıyor. Kozmetik sektöründe son yıllarda dikkati çeken gelişmelerden biri de kozmetik perakendeciliğindeki marka ve mağaza sayısının sürekli artması. 20’nin üzerinde şirketin https://www.kisaozet.net/ yer aldığı sektörde girişimci ve çalışanlar için farklı fırsatlar sözkonusu. Çünkü toplam 700’ün üzerinde mağazası olan ve 5 bin kişiye istihdam sağlayan bu şirketlerin gelecek hedeflerinde mağaza sayısını artırmak var. Bir kısmı franchise sistemiyle büyüyen bu şirketler, yatırımcılar için girişim fırsatı yaratıyor.

Ve bugün 2 milyar dolann üzerinde bir pastayı oluşturan kozmetik perakendeciliğinin büyüme potansiyeli yeni oyunculann ve hali hazırdaki şirketlerin iştahını kabartmaya devam ediyor. Öyle ki artık pek çok şirket çatısı altında birden çok marka bulunduruyor ve bu markalarla mağazalaşıyor. Özellikle de bu markalann Anadolu’da mağazalaşma atağına geçecekleri söyleniyor.

1. Türkiye’de genç nüfusun varlığı, sektörün önündeki en büyük avantajlarından.

2. Tüketici bilinci ile bu alana her geçen gün daha fazla kaynak ayrılıyor.

3. Anadolu’da sektöre cazip gelen çok ciddi bir potansiyelin varlığı.

4. Sektörün dinamizmi ve zincir mağaza kurma kabiliyetinin yüksekliği.

5. Avrupa’da pazarın büyümesinin azalması, yeni pazarlara olan ilgiyi artırıyor.

Bu alana üretici ya da perakendeci olarak girilebilir ya da bir ürünün Türkiye’deki hakları alınabilir. Doğrudan satış sektöründe kozmetik ürün satışı konusunda faaliyet gösteren şirketler bulunuyor. Kişi olarak serbest girişimci olarak bu şirketlere katılıp ek kazanç yaratılması da söz konusu olabilir.

Eğer bir markanın franchise’ını alarak perakende alanına girmek istiyorsanız kiokslar için 20 bin TL, mağaza için ise 500 bin TL’yi bulan bir yatırım gerçekleştirmeniz gerekiyor. Eğer niyetiniz doğal ürün ya da açık parfüm satmaksa bunun için de yatırım bedeli 15 bin – 60 bin TL arasında değişiyor.

MAC Kozmetik Türkiye Marka Müdürü Berrin Beksaç

“2013 yılı da M.A.C Kozmetik’in yoğun bir tempoda büyümeye devam ettiği bir yıl olacak. Şu ana kadar 22 mağazamız ile Türkiye’nin beş büyük şehrinde bulunuyoruz. 2013 yılı İçerisinde de altı ya da yedi açılış planlıyoruz!’

Pinkar Kozmetik Eş Başkanı İzzet Pinto

“Bugün Türk kozmetik pazarı büyüme hızı ile tüm yabancı markaları cezbediyor. Özellikle mass markette konumlanan yabancı markaların ilgisinin devam edeceğini ve zincir perakendeciliğe yeni oyuncuların geleceğini düşünüyorum!’

EĞİTİM

Türkiye’de kendi içerisinde 50 milyar dolarlık bir ekosistem yaratan eğitim sektörü, 2013 yılında da büyümesini sürdürecek alanlardan. Dershanelerin kapanması ya da özel okullara dönüşmesi ve eğitime teşvik gibi konuların gündemde olduğu şu günlerde hem var olan yatırımcıların hem de yeni girişimcilerin farklı yatırımlarına sahne olacak sektör.

Bu konuda en agresif hareket eden kurumlardan biri Doğa Koleji. Bu öğretim yılına 20 yeni okul açarak giren ve 52 kampüse ulaşan Doğa Kolejleri, 2013’te de eğitim sektöründe adından söz ettirecek kurumlardan olacak. Girişim Sermaye Grubu Türkven’in ortak olduğu Doğa Kolejleri CEO’su Uğur Gazanker, 2013’te Anadolu’ya 10 tane okul açacaklarını 20 tane de franchise vereceklerini belirtiyor

Bilfen, Eyiiboğlu Koleji, Bahçeşehir Koleji, Okyanus Koleji de bu anlamda büyümesiyle yıl içinde dikkati çekecek kurumlar arasında yer alıyor. Ayrıca TED’in de son iki yıldır hızlandırdığı şubeleşme atağına 2013 yılında da devam etmesi bekleniyor.

Bir de zorunlu eğitim dışında alternatif eğitim programlarıyla dikkati çeken kurumlar var. Örneğin küçük yaşta dil eğitimi venneyi doğru bulan ve buna odaklı eğitim kurumlan… Bu konuda dünyanın en ünlü ilkokul öncesi İngilizce eğitimi kurumu Helen Doron bunlardan biri. Anaokulu kon-septi ile franchisingle Türkiye genelinde 200 şubeye ulaşmayı hedefleyen şirket, bu konuda agresif şirketlerden biri. Diğer öne çıkan alternatif eğitim metodolojisi de zihinsel işlem sistemi. Aıtık çocukların zihinsel gelişimi için farklı metodolojiler de kullanılıyor.

1. Global rekabet nitelikli iş gücünü zorunlu kılıyor. Kişisel eğitimin ömür boyu olması gerektiğinden hareketle eğitim sektöründeki şirketler de çeşitleniyor.

2. Gerek dershanelerin kapanıp kolejlere dönüşmesi gerekse eğitime teşvik beklentisi sektörün önümüzdeki dönemde hareketlenmesi beklentisinin altında yatan en önemli nedenlerden.

3. Okul öncesi eğitimin zorunlu hale gelmesi bu alanda hizmet veren kurum ihtiyacını artırıyor.

4. Her ne kadar okullarda İngilizce eğitimi verilse de dil eğitimi için pek çok kişi hala kurslara gidiyor. Dershanelerin dönüşmesinde değişim arayan yatırımcıların bu alana da girmesi bekleniyor.

Eğitim alanında yatırım yapmak isteyenlerin yapacakları işe göre yatırım maliyetleri farklılaşıyor. Abaküsle mental aritmetik sistemi üzerine eğitim veren bir şirket kurmaksa niyetiniz 7 bin TL yeterli. Anaokulu kurmak 150 bin TL yatırım bedeli gerektiriyor. Bir kolejin franchise olmak için ise 150 bin dolar sadece franchise bedeli ödemenin yanında en az bir bu kadar daha okul yatırımı yapmak lazım.

Doğa Koleji CEO’su Uğur Gazanker

“Anadolu’daki kolej sahiplerinden daha çok talep alıyoruz. Koşullarını ve fiziksel koşullarını düzelten okullara 100 bin dolar franchise bedeli ve yıllık yüzde 6-8 oranında know how bedeli alarak franchise veriyoruz.”

EFIN5T Dil Okulları Gnl. Md. Bora Gündüzyeli

“Franchising vermeye başladık. Her yıl 25 bin çocuğa Helen Doron Anaokulları’ndan eğitim vermeyi hedefliyoruz. Bunun yanı sıra Boğaziçi Üniversitesi Mezunları Demeği ile de birlikte Merak Eden Çocuk okullarını açmaya başladık”

Önceki MakaleKonya Büyükşehir Belediyesi İş Başvuru Formu, İşçi Alımı 2013-2014
Sonraki MakaleCOD Black Ops 2 Zamanı Durdurma Nasıl Yapılır

3 Yorum Yapıldı

  1. ASLINDA BEN 4 YILLIK MALİYE AÇIKÖĞRETİM MEZUNUYUM İNŞAAT SEKTÖRÜNDE İŞ YAPMAK İSTİYORUM BİR RESTURAN AÇSAN YÜZ BİN LİRA PARA LAZIM BİR TELEFON SATIŞ YERİ AÇSAN 50 000 TL PARA LAZIM BEN ALÇI SATMAK ÇOK KALEM SATARSAM GÜCÜM YETMEZ O YÜZDEN ALÇIYLA BAŞLAYIP FAYANS LAMİNANT PARKE GİBİ ŞEYLER SATMAK İSTERİM AYDA ÜÇ BİN LİRA MASRAF OLSA ANKARAYA PAZARLAYA BİLİRMİYİM MALI ANKARADAN ALACAM ANKARA İSTANBUL SATACAM PAZARLAYABİLİRMİYİM ZENGİNLERDE KÜÇÜK İŞLE BAŞLIYORLAR ŞU ANDA EN UCUZ ALÇI GÖZÜKÜYOR O YÜZDEN ALÇI DİYORUM 20 BİNE AÇSAM SIVA VE SATEN ALÇIYLA BAŞLIYACAM SİZLERE SORUYORUM KAZANABİLRİMİYİM SİZCE?
    İNŞAAT SEKTÖRÜ OLMAZSA HANGİ SEKTÖR PARA KAZANDIRIR LOKANTAYI DENEDİM KAPATTIM ALÇIYI BEĞENMEZLERSE BEN ANKARA SİTELERDEN ULUSTAN ALIP SATACAM SİZCE ZARAR EDERMİYİM NE YAPMAALIYI?

    • meraba mehmet bey inşat sektörü türkiyede karlı bi iştir ama bi kalemle olmaz yapı marketinde ya tam ya hiç girmemenizi tavsiye ederim ama illa inşat derseniz istanbulda size tavsiye etcem iş çatı oluk ve çatı kaplama olur kısa sürede kar elde edersiniz önemli olan ekip kurmak ve ekip yönetme kabiliyeti daha ayrıntılı bilgi isterseniz cepten araya bilirsiniz ben

  2. çocuk giyim benim de çok kafama yatıyor 20 metre kare bir dükkanım var halen boşta onu çocuk giyimi olarak değerlendirmek istiyorum, ürün tedarik konusunda sıkıntım var, tavsiye ettiğiniz tedarikçi varmı acaba.

Sizin Düşünceniz Nedir?

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz